2000 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN SÜRPRİZ KARAR 29 Haziran 202429 Haziran 2024 tarihinde gönderilmiş admin tarafından Türkiye’de emeklilik şartları zaman içinde çeşitli yasal değişikliklerle şekillenmiştir. Özellikle 1999, 2008 ve sonrasındaki dönemler, emeklilik şartlarının belirlenmesinde önemli rol oynamıştır. Bu değişiklikler, sigortalıların işe başlama tarihlerine göre emeklilik haklarını belirlemekte ve bu konuda büyük bir etki yaratmaktadır.SGK Uzmanı Emin Yılmaz, yeni çıkan EYT yasası ve diğer vatandaşların hak talepleri konusunda önemli açıklamalarda bulunmuştur. Yeni yasa teklifi, 2000 sonrasında işe başlayanlar için önemli değişiklikler getirmeyi amaçlamaktadır. Bu teklif, prim gün sayılarının kademeli olarak artırılması ve belirli yaş sınırlarının yeniden düzenlenmesini önermektedir. Kabullenilip kabullenilmeyeceği ve bu değişikliklerin emeklilik sistemine etkileri ise önemli bir merak konusudur.Türkiye’de üç farklı emeklilik yasasının olduğu bilinmektedir: 1999 öncesi, 1999-2008 arası ve 2008 sonrası dönemler. Bu yasalar, sigortalıların emeklilik şartlarını işe başlama tarihlerine göre belirlemektedir. Örneğin, 8 Eylül 1999’dan önce sigorta başlangıcı yapanlar için yaş haddi kaldırılmışken, erkekler için 25 yıl, kadınlar için 20 yıl prim ödeme süresi ve 5.000 ile 5.975 gün arası prim günü gereksinimi bulunmaktadır.1 Mayıs 2008’den sonra ise emeklilik şartları daha da değişmiştir; bu dönemde kadınlar için emeklilik yaş sınırı 58’den 65’e, erkekler için ise 60’tan 65’e çıkarılmıştır. Toplamda 7.200 prim günü gereksinimi bulunmaktadır.Şu anda Meclis gündeminde bulunan yeni EYT yasa teklifi, prim günlerinin 6.250’den başlayarak 7.000 güne kademeli olarak artırılmasını ve ikinci grup EYT için yaş sınırlarının 43’ten başlayarak 50 ve 52 yaşları arasında ilerlemesini önermektedir.Gelecekte alınacak kararlar ve bu kararların emeklilik sistemine olan etkileri büyük önem taşımaktadır. Özellikle 8 Eylül 1999’dan sonra işe başlayanların emeklilik süreçleri, iş bulma zorlukları ve yaşam sürelerine dair mevcut yasaların göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Ayrıca Bağ-Kur’lu vatandaşlar için de yeni düzenlemelerin beklenmesi gerekmektedir. Bu süreçte Meclis’in alacağı kararlar ve bu kararların uygulamaya yansıması, Türkiye’deki emeklilik sisteminin geleceği açısından kritik önem arz etmektedir. Sayfalar: 1 2