Özgür Özel’den Bahçeli’ye “Cunta” Yanıtı Özgür Özel’den Bahçeli’ye “Cunta” Yanıtı: “Millete Yoldaş Olun, Darbecilere Değil!”Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, CHP ve Özel’e yönelik “cunta” suçlamalarına karşı sert bir karşılık verdi. Bu polemik, Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “cuntacı” olarak tanımladığı bir açıklamanın ardından daha da alevlendi. Özel, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarla Bahçeli’nin geçmişteki sert ifadelerini hatırlatarak, Bahçeli’nin bugünkü tavrını eleştirdi.Bahçeli’nin Geçmişteki Sert Eleştirileri Özel, Bahçeli’nin geçmişteki grup toplantılarından birinde yaptığı konuşmalarına atıfta bulunarak, MHP liderinin iktidar partisi ve hükümetin hukuki adımlarını cunta yönetimlerine benzettiği sözleri paylaştı. Bahçeli, o konuşmasında “Adaletin nefesini kesen iktidar kafası, kendi hukukunu, cunta yönetimlerini aratmayacak biçimde tesis etmektedir” ifadelerini kullanmıştı. Ayrıca, “Hitler, Mussolini ve Saddam deneyimlerini aratmayacak yozlaşmalar ve yanlışlıklar dizisi ne acı bir rastlantıdır ki AKP çizgisiyle tekerrür etmiştir” diyerek AKP hükümetinin yönetim biçimini ağır bir şekilde eleştirmişti. Özgür Özel, Bahçeli’nin geçmişteki bu söylemlerini hatırlatarak, sosyal medya üzerinden “Sayın Bahçeli, bana, ‘Cumhurbaşkanımızı cuntacılıkla suçlamak akıl tutulmasıdır’ demişti. Yanıtını, ‘henüz sarayla ortak olmayan’ Bahçeli versin: ‘Adaletin nefesini kesen iktidar kafası, kendi hukukunu, cunta yönetimlerini aratmayacak biçimde tesis etmektedir.’” “Millete Yoldaş Olun, Darbecilere Değil!” Özel, Bahçeli’ye seslenerek, “Millete yoldaş olun, darbecilere değil! Cumhurla ittifak olun, cuntacılarla değil!” şeklinde sert bir yanıt verdi. Bu açıklama, Bahçeli’nin iktidar partisiyle olan sıkı işbirliğine göndermede bulunarak, MHP’nin iktidar blokuyla birlikte hareket etmesini eleştiren bir ifade olarak dikkat çekti. Özel’in açıklamaları, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın ve hükümetin uygulamalarına yönelik sert eleştiriler içeren bir dil kullanarak, siyasi gerilimi artıran bir etki yaratmış durumda. Cunta Tartışması ve Tepkiler 19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) üzerinden başlatılan soruşturma kapsamında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve birçok belediye yöneticisi tutuklanmıştı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu olayla ilgili olarak halkın iradesine darbe yapıldığını ifade ederek, AKP hükümetini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı “cuntacı” olarak nitelendirmişti. Bu açıklamalara Bahçeli’den sert bir yanıt gelmişti. MHP lideri, “Bayağı açıklamalardan uzak durmaya, ayaklarını denk almaya ve sükûnete davet ediyorum” diyerek Özel’i uyarırken, aynı zamanda “Sayın Cumhurbaşkanımıza cunta başı iftirası tam anlamıyla akıl tutulması, zeka yoksunluğu, sağduyu yoksulluğu, gerçeğin ve milli iradenin aydınlığına tahammül edemeyen potansiyel darbe meraklısı bir zavallının hezeyanıdır” ifadelerini kullanarak Özel’e sert bir şekilde karşılık vermişti. CHP ve MHP Arasındaki Gerginlik Özel ve Bahçeli arasındaki bu tartışma, özellikle son dönemde Türkiye’deki siyasi gerilimlerin yükseldiği bir döneme denk geliyor. CHP ve MHP arasındaki ilişkiler, zaman zaman gerginleşmiş ve her iki parti arasında sert açıklamalar sıkça görülmüştü. Özel’in ve Bahçeli’nin açıklamaları, bu gerilimin bir yansıması olarak değerlendirilirken, Türkiye’nin siyasi geleceği hakkında da önemli soruları gündeme getiriyor. Bahçeli’nin “cunta” suçlamasına verdiği yanıt ve Özel’in geçmişteki söylemleri hatırlatarak yaptığı eleştiriler, kamuoyunda geniş yankı uyandırmış durumda. Her iki liderin de siyasetteki duruşları, Türkiye’nin mevcut siyasi yapısını ve gelecekteki ittifaklarını şekillendirecek gibi görünüyor. Sonuç Özgür Özel ile Devlet Bahçeli arasında süren “cunta” tartışması, Türkiye’nin siyasi ortamında önemli bir dönüm noktası olabilir. Özel’in Bahçeli’ye yönelik geçmişteki sözlerini hatırlatarak yaptığı eleştiriler, MHP liderinin mevcut iktidar ile olan ittifakını sorgulayan bir anlam taşıyor. Bahçeli’nin cevabıyla birlikte, CHP ve MHP arasındaki gerilim devam edecek gibi görünüyor. Bu tartışmalar, Türkiye’nin siyasi geleceği ve partiler arasındaki ilişkiler açısından önemli bir göstergedir.
